Hazine ve Maliye Bakanlığı, lüks araç alımlarını yakından incelemeye başladı. Bakan Mehmet Şimşek’in “Vergide adalet ve etkinliği artıracağız, çok kazanandan çok vergi alacağız” mesajı doğrultusunda, maliye müfettişleri vergi beyan etmeyen lüks araç sahiplerini mercek altına aldı. Özellikle 2022, 2023 ve 2024 model Porsche, Bentley, Ferrari, Lotus, Maserati, Mercedes (Maybach, G, S) ve BMW (740, I7) markalarındaki araçlar inceleme altında.
Kimler Hedefte?
Vergi müfettişleri, lüks araç sahiplerinin hangi gelirle bu araçları satın aldığını ve bu geliri beyan edip etmediklerini araştırıyor. Yapılan çalışmalarda, 7 bin 885 lüks araç üzerinde inceleme yapılmış. Bu araçların çoğu, herhangi bir gelir beyanı yapmayan ya da şirketlerinde kar dağıtımı yapmayan mükellefler adına kayıtlı. Ayrıca, yaklaşık 3 bin aracın gerçek kişi üzerine kayıtlı olduğu ve bu kişilerin 2 bininin 7 bin şirkette ortaklığı olduğu belirlenmiş. Ancak bu şirketlerin sadece 300’ü 2022 ve 2023 yıllarında kar dağıtmış.
Öne Çıkan Vakalar
Bazı çarpıcı örnekler ise dikkat çekiyor. Şirket sahiplerinin 2023 yılında yüksek bedellerle Mercedes aldığı ancak şirketlerinin son iki dönemde sadece birkaç milyon lira kar elde ettiği ve kar dağıtımında bulunmadığı tespit edildi. Araç bedellerinin şirket banka hesaplarından ödendiği ancak kayıtlara yansımadığı belirlendi.
Başka bir örnekte ise gelir beyanında bulunmayan ve şirket ortaklığı olmayan kişilerin 27 milyon lira bedelle Bentley aldığı görüldü. Bu kişilerin hiçbir gelir kaynağı olmadığı belirtiliyor.
Ne Yapılacak?
Vergi müfettişleri, bu lüks araçların hangi gelirle alındığını belirleyecek ve bu gelirlerin vergilendirilmesini sağlayacak. Yasal bir gelir kaynağı tespit edilemeyen vakalarda kara para araştırması yapılacak. Hazine ve Maliye Bakanlığı, bu tür incelemeleri genişleterek ve daha sıkı denetimler gerçekleştirerek sürdürecek.
Maliye Bakanlığı’nın lüks araç sahiplerine yönelik bu denetimleri, vergi adaletini sağlamada önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Lüks araç alımlarında yasal gelir beyanı yapmayan kişilerin tespiti ve vergilendirilmesi, kayıt dışı ekonominin önüne geçmek açısından kritik bir öneme sahip. Bu tür önlemler, vergi adaletinin sağlanması ve vergi yükünün daha adil dağılması için atılan önemli bir adım olarak görülüyor. Ancak, uygulamanın etkinliği ve denetimlerin nasıl yürütüleceği, ilerleyen dönemlerde daha net bir şekilde ortaya çıkacak.