Çizgi filmlerden aşina olduğumuz uçan arabalar artık hayal olmaktan çıkıyor. Elektrikli, otonom ve uçabilen araçlar geleneksel otomobil pazarında büyük bir dönüşüm başlatırken, pazardaki hareketlilik elektrikli dikey kalkış ve iniş yapabilen (eVTOL) modellerle hız kazandı. Morgan Stanley’in öngörülerine göre, eVTOL pazarının 2030 yılında 278 milyar dolara, 2040 yılında ise 1,5 trilyon dolara ulaşması bekleniyor.
Bu uçan araçlar öncelikle taksi hizmetlerinde kullanılacak, ancak gelecekte lojistik, sağlık, tarım, turizm ve güvenlik gibi alanlarda da yer bulması öngörülüyor.
China Merchants Securities’in raporuna göre Çin, eVTOL araçlarının %50’sine sahip olarak bu alanda liderliği elinde bulunduruyor. Ülkenin liderliği, batarya ve elektrikli araç teknolojisindeki deneyimi sayesinde mümkün oluyor. Çinli AutoFlight şirketi, beş kişilik Prosperity modelini Shenzhen ile Zhuhai arasında başarılı şekilde test ederken; Chery ise 120 kilometre menzile sahip, dikey iniş-kalkış yapabilen modelini tanıttı.
Aralık ayında uçan arabasını ön siparişe açmayı planlayan bir diğer Çinli üretici Xpeng, seri üretim için Guangzhou’da 10 bin araç kapasiteli bir tesis inşa ediyor. Çin’in uçan taksi şirketi EHang, Tayland’da ticari uçuşa geçmeden önce ilk yolcu uçuşlarını Bangkok’ta gerçekleştirdi. EHang’in EH216-S modeli ile yapılan pilotsuz uçuşlar büyük ilgi toplarken, şirket bu modeli ada geçişlerinde kullanmayı hedefliyor.
ABD’de uçan araba projelerine yoğun bir ilgi var. Tesla tarafından desteklenen Alef Aeronautics’in 300 bin dolarlık uçan araba modeli için 3 binden fazla sipariş alındı. Şirket, daha uygun fiyatlı modeller üzerinde de çalışıyor ve bu araçların ilkinin 2025 yılı sonunda üretilmesi bekleniyor.
Türkiye’de ise AirCar, önümüzdeki aylarda ilk siparişlerini almayı planlıyor. Baykar’ın Cezeri isimli uçan araba prototipi ile sektöre katkı sağlama çabası da dikkat çekiyor.
Her ne kadar uçan taksi projelerine yatırımlar artsa da bu araçların yaygınlaşması için altyapı ve yasal düzenlemeler konusunda önemli eksiklikler bulunuyor. Özellikle sertifikalandırma, rotaların belirlenmesi ve iniş-kalkış alanlarının hazırlanması gibi düzenlemeler için kapsamlı bir çalışma gerekiyor.
Ayrıca, uçan araçların otonom yapıda olması sıfır hata payını gerektiriyor; bu konuda yapay zekâ gelişmelerine rağmen otonom sistemlerin güvenliğiyle ilgili hala soru işaretleri var.
Uçan arabaların hayata geçiş süreci heyecan verici bir dönemi işaret ediyor. Çin ve ABD gibi ülkelerin öncülüğünde gelişen bu teknoloji, ulaşımı yepyeni bir boyuta taşıyabilir. Ancak bu araçların gündelik hayata dahil olması için şehir altyapıları ve yasal düzenlemeler henüz yeterli değil. Türkiye’nin bu alandaki girişimlerini görmek de sevindirici. Gelecekte uçan arabalar hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olabilir; ancak bunun için öncelikle güvenlik ve altyapı yatırımlarının tamamlanması şart.
GÜNCEL
18 gün önceGÜNCEL
06 Aralık 2024ELEKTRİKLİ OTOMOBİL
06 Aralık 2024ELEKTRİKLİ OTOMOBİL
06 Aralık 2024MARKALAR
06 Aralık 2024BİLGİ REHBERİ
06 Aralık 2024BİLGİ REHBERİ
06 Aralık 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.